8 Aralık 2017 Cuma

Blog Yazarları Çalıştayı -Gelecek Vadeden Bloglar Tartışması

8 Aralık 2017 Cuma
Blog Çalıştayı Gelecek Vadeden Bloglar
Merhaba Sosyal Medya Kafe Okurları,
Blog Yazarları Çalıştayı ve Gelecek Vadeden Bloglar  hakkında son günlerde açılan tartışmalara Sosyal Medya Kafe yazarı Sibel Ordueri olarak ben de kendi düşüncelerimi yazmak için buradayım.

Öncelikle  bilmenizi isterim ki  Evren Bey ve ekibine Sosyal Medya Kafe'yi de değerlendirmeleri için göndermiştim.Onlara göre Gelecek Vadetmeyen bloglar arasındayız.Bu oluşum da yer alamamak beni zerre kadar üzmedi.Ama seçilen blog yazarı arkadaşlarım adına sevindim.Onlar için ciddi bir motivasyon olduğunu düşünüyorum.Konuyu objektif olarak olumlu ve olumsuz yönleriyle  değerlendirmeye çalışacağım.

Evren Bey'in blog yazarları ile yaptığı Youtube sohbetlerini beğenerek izledim.Blog yazarlarına önem ve değer veren birini görmek mutluluk vericiydi benim için.Ayrıca Youtube sohbetleri sayesinde bir çok yeni blog yazarı tanıma şansım oldu.Zaman dediğimiz kavram her birimiz için çok değerli.İnsanlar değer verdiği bir işe ,canlıya,hobisine,projesine v.b zaman ayırır.Evren Bey'in iyi niyetle başlattığı bir proje olarak görüyorum.Lakin bu oluşumda benim de gözüme çarpan bazı eksiklikler mevcut.

1.Gelecek Vadeden Bloglar

Belli bir jüri seçilerek ekip kurulmuş.Sanıyorum bunu tecrübeli blog yazarları arasından gönüllü olan ,blog yazarlığına ve bloglara önem veren kişiler olarak seçilmiş.Buna zaman ayırmak da herkesin harcı değil.İçlerinde en eski tanıdığım Kelimeler Benim yazarı Sezer Bey (O beni hatırlamayabilir) Google forumda çok yazıştığımız bir dönemde orada yazışmalarımız ve blogunu takip ettiğim kadar tanıyorum.Evren Bey de dahil olmak üzere diğer jüri de olan blog yazarı arkadaşlarımızı bu oluşum  sayesinde isimlerini duydum ki ben de 10 yıldır blog dünyasında olan biriyim.

Gelecek Vadeden Bloglar için 6 ay ile 2 yıl arasındaki tüm bloglar ve son 6 aydır güncel olan bloglar başvuru yapabiliyor.Bu kıstasa göre 2 yaşımızı doldurduğumuz için direkt uymuyoruz zaten😉Demekki bu proje yeni başlayan blogları motive etmek amacıyla uygulamaya koyulmuş.Yeni blog yazarı arkadaşlarımıza tepeden bakmanın aksine elinden tutma amacı var.

Şimdi birileri jüri oluşturmuş ve bir form aracılığıyla isteyen blog yazarları buraya bloglarını gönderiyor.Kimse tepeden inip ben seni " Gelecek Vaat Eden Blog" seçtim, gibi bir durum söz konusu değil diye düşünüyorum.Ben değerlendirme ekibine kendi isteğimle blog adresimi gönderiyor isem bu jüri de katılan bloglar içerisinden kendilerine göre bir blog seçimi yapıyorlar.Seçilmemiş olmam beni üzmez, kafama bile takmam.Bu projeye blogumu gönderme amacım başlatılan proje de bir blog yazarı olarak ben de buralardayım demektir.Bu projeye ister katılırız ister katılmayız.Kararı verme yetkisi bizde.Kimse zorla bize bu projeye dahil ol demiyor.Blogunu gönderen razı,blog seçimini yapan jüri razı durumu.

Son tartışmalar da okuduğum moda,kozmetik bloglarının yer almayacağı ,blog yazarı olarak görülmediği v.b söylemler.Burada bir yanlış anlaşılma var. Evren Bey'in yazısından direkt alıntı yaptığım açıklaması şöyle;

"Gelecek Vadeden Bloglar (GVEB) Listesine Girme Şartları
  • Jüri tarafından keşfedilen veya form üzerinden başvuruda bulunan yaşı 6 ay ile 2 yıl arasındaki bütün bloglar değerlendirmeye alınmaktadır. 
  • Değerlendirilecek bloğun son 6 aydır güncel olması gerekmektedir. 
  • Moda, yemek, seyahat, teknoloji gibi her kategoriden "kişisel blog, çok yazarlı blog ya da kurumsal blog ayrımı yapılmadan" yukarıdaki özellikleri taşıyan bütün bloglar jüri tarafından değerlendirilmektedir."
Yukarıdaki açıklamaya göre tüm bloglar bu projeye katılabiliyor.

Burada bana göre keşke " Gelecek Vadeden Bloglar " için jüri seçimleri yerine katılan herkes için bir anket oluşturulsaydı,farklı bir blog üzerinde dursaydı ve herkes oyunu kullanıp  gelecek vaat eden blogu seçebilseydi.Tabii bu benim düşüncem.Evren Bey kendi düşüncesiyle jüri seçimine daha uygun bulmuş.Farklı bir proje ve orijinal bir fikir olduğu için saygı duymak gerekir diye düşünüyorum.En önemlisi de ortaya konulan bir emek var.Bunu görmezden gelmemek gerekir.

Güzel başlanmış bir proje olarak görüyorum.Zamanla şeffaf bir ortama taşınmasından yanayım.Gizli kapılar arkasında seçimlerin yapılması ve belli sayıda oluşturulmuş jüri ile mutlaka arkadaş,yakınlık v.s durumlarına göre blog seçimleri illa ki olmuştur/olacaktır. Sonuç olarak Evren Bey blog yazarlığına ve bloglara değer vermemiş olsaydı bu tip bir projeye zaman ayırmazdı.

Burada kendini Kral ilan etme gibi bir durum  görmüyorum.

Evren Bey  eğer hiç bu projeden bahsetmeden direkt gelseydi bir bloga gel ben seni "Gelecek Vaat Eden Blog " seçtim deseydi o zaman derdim ki sen kimsin ? Herkesin kendisinin başvurduğu bir proje  kralcılık değil ,blog yazarları ve bloglar  için başlatılmış bir oluşumdur.Katılıp katılmamak tamamen karşı tarafın kararına kalmış.

"Gelecek Vaad Eden Blog "olarak seçilmemiş olmak da blog yazarlığının sonu değil.Bir başkası da  farklı bir proje ile blog seçimi yapabilir,katılmak veya katılmamak bizim kararımız.Hiç kimse bir başkasının ne yazdığına,ne başlattığı projeye ,ne de başlatılan projeye katılmasına karışabilir.
Biraz daha saygı,sorgulama,hoşgörü lütfen.

Bu olayla ilgili bazı başlatılan proje ve etkinliklerle örnekler vermek istiyorum.

*Eski blog yazarları hatırlarlar daha önce "Hürriyet- Boomads Ödülleri " adı altında başvuran bloglar arasından jüri tarafından blog seçimleri yapılıyordu ve ihtişamlı bir gece ile ödülleri veriliyordu.Evren Bey'in de yapmaya çalıştığı benzer bir durum.

*Bir ara da haftanın blogları seçiliyordu bloglar arasında, herkes blogunda bir blog seçip  paylaşıyordu.Bu da  ona benziyor aslında.Birden çok kişi tarafından seçilmiş haftanın blogu etkinliğinin isim değiştirmiş hali 😉Birileri bizi haftanın blogu seçmedi diye blog yazarlığına mı küstük ? yoksa yazmaya devam edip yolumuza mı baktık 😉 O yüzden hep böyle farklı oluşumlar çıkacaktır bu demek değildir ki bazıları elit blog yazarı da bazıları alt tabaka blog yazarı 😉

Bir de şöyle bir düşünce var ki bu da dolaylı olarak Evren Bey'in projesine benziyor;

Bazı blog yazarı arkadaşlarımız "En Popüler Bloglar " veya "En Başarılı Bloglar" başlığıyla kendilerine göre  blog seçimleri yaparak bloglarında listeliyor.O listelerde olmamış olmamız bizim popüler ya da başarılı olmadığımız anlamına mı geliyor? Elbette ki bunlar asla otorite olamaz.Ama şunu da unutmayın bir blog yazarı istediğini yazar, istediği blog seçimini kendince yapabilir,istediği projeye katılır..Bu konuda herhangi bir alınma veya üstten bakma gibi algılanmamalı.Dikkat edilmesi gereken nokta Evren Bey'in projesine herkes kendi isteğiyle blogunu gönderiyor!

Gelecek vadeden bloglar seçimlerini fazla kafanıza takmamanızı öneriyorum.Asıl önemli olanın bizim  blog okunma oranlarımız ve okuyucularımızın bizimle ,yorumları veya iletişim yoluyla ne kadar aktif durumda olmasıdır.Eğer kendimiz okunma oranından ve etkileşimden memnunsak zaten iyi yerdeyiz demektir.Bugüne kadar kimseyi kendime rakip görmedim.Her zaman kendi kendimin rakibi oldum.Bu şekilde daha sorgulayıcı ve gelişimci bir ruhla hareket ederek ,daha iyi yol aldığımı düşünüyorum...

2.Blog Yazarları Çalıştayı


Blog çalıştayı tüm blogları kapsıyor mu ? kapsamıyor mu ? gelin benim düşüncelerimle birlikte bakalım ;
Sanıyorum blog çalıştayı son 4 yıldır yapılıyor.Benim haberim bu yıl oldu.😊 (4 yıldır buralardaydım oysa ki )
Evren Bey'i takibe aldıktan sonra blog çalıştayı ile ilgili tüm paylaşımlarını gördüm yeri geldi beğendim ve destek amaçlı paylaştım.Evren Bey elinden geldiği kadar Blog Çalıştayı toplantısını tüm sosyal ağlarında paylaştı ve tüm blog yazarlarının gelebileceğini yazdı.O elinden geleni yaptı.Toplantının İstanbul'da oluşu herkesin kendine göre ulaşım şartları ve çalışma iş hayatı v.b sebeplerle katılması beklenemezdi.Vakti olan ve uygun olan kişiler bu toplantıya seyirci veya dinleyici olarak katıldı.O toplantıda blog ve blog yazarlığı üzerine konuşmalar geçekleşmiş, katılmayı isterdim.

Bu toplantı da herkesin olmaması Evren Bey'in suçu mu?  İstanbul'da olan bir toplantı için tüm blogları kapsaması beklenebilir mi? Daha çok blog yazarına ulaşmaması yine Evren Bey'in suçu mu?

Kafalarda oluşan sorulara kendi cevaplarım;

Bu toplantı da herkesin olmaması Evren Bey'in suçu mu?
Hayır.Evren Bey tüm sosyal ağlarında ve blogunda herkese açık şekilde bunu duyurmuş ,katılmak isteyen toplantıya katılmış, katılmak istemeyen katılmamış.

İstanbul'da olan bir toplantı için tüm blogları kapsaması beklenebilir mi?
Bu beklenti içine girmek de son derece yanlış olur bence.Türkiye'nin çeşitli şehirlerinden yazıyoruz her birimiz.Mesafe  ve iş temposu nedeniyle tüm blogların katılması zaten imkansız bir şey.Ama isterim ki şehir şehir dolaşılıp belirlenen üniversiteler de bu toplantıların çoğalması.Bursa'da yapılacak bir toplantıya seve seve katılırım.

Daha çok blog yazarına ulaşmaması yine Evren Bey'in suçu mu?
Buna da cevabım elbette ki hayır.Evren Bey bu paylaşımları herkese açık şekilde hem blogundan hem de sosyal ağlarından  yapmış ama maalesef  bizler blog yazarları olarak destek olup ,kendi çevremizle paylaşıp elimizden geldiğince yayımlamamışsak bu noktada biraz da iğneyi kendimize batırmak gerekir.😉Biraz empati,sorgulama ve hoşgörü diyorum.

Bu sorulara sizlerde aşağıda yorum bölümünde kendi düşüncelerinizle cevap verebilirsiniz.

Herkesi kapsaması gibi bir durum söz konusu olamaz.Türkiye'de kaç tane aktif blog yazarı var bu sayı asla net ifade edilemez.Tüm aktif blog yazarlarını bir araya getirmek de öyle sanıldığı kadar kolay bir iş değil maalesef.Yine kendi düşünceme göre imkansız!

Blog çalıştayı projesiyle,  blog ve blog yazarlığının üniversite ortamına taşınması bizler adına güzel bir farkındalık bence.Üniversite salonlarının belli tarihte ayarlanması ve bu toplantı için zaman ayrılması ,emek verilmesi  saygı duyulması gereken adımlar diye düşünüyorum.

3.Yazım yanlışları ve bloglar arası tartışma


Evren Bey'in bu kadar yazım yanlışlarına takıntılı olduğunu bu tartışmalar sayesinde öğrenmiş oldum.Yurdagül Hanım'ı da Evren Bey'i de eşit uzaklıkta blogları ve yorumları kadar tanıyorum.Birebir her ikisiyle de iletişim halinde olmadım.

Evren Bey'in blogu üzerinden Yurdagül Hanım'a verdiği cevapta yazım yanlışını düzeltmesi bence hoş bir durum olmamış.Evet yazım yanlışı konusunda haklı ama Yurdagül hanım bir şeylerden rahatsız olmuş ve bunları ifade etmek için Evren Bey'in bloguna yorum yapmış.

Burada blog yazarlarına ve bloglara önem veren biri olarak böyle rahatsızlığını ifade eden bir yoruma yazım yanlışını eklememeliydi. "Ateşe körükle gitmek"  atasözümüzde olduğu gibi bir durum oluşmuş.Evren Bey'den beklediğim daha yapıcı ve karşı tarafı anlamaya çalışması daha doğru bir tutum olurdu.Olay bu kadar ateşlenmez ve bloglar arasında bu gerginlik yaşanmazdı.

Her birimiz belli olgunlukta insanlarız olumlu-olumsuz düşüncelerimizi yorumlarımızda veya yazılarımızda özgürce yazabilmeliyiz.Saygı çerçevesini aşmadan birbirimizi eleştirmeliyiz ki bir adım daha ileri gidebilelim.

Bu yorumların ardından hemcinsime gelen saldırı mailleri de oldukça üzücü.Hiç bir bayan arkadaşıma böyle mailler gelmesini istemem.Bizler blog yazarıyız her hangi bir takım tutmuyoruz veya siyasi görüş taraftarı değiliz ve olmamalıyız.Birilerini desteklemiş olmanız ona karşı olan bir düşünceyi taşlamanız anlamına gelmemeli.Bloglar arası yaşanan böyle gerginler beni üzüyor.Umarım en kısa zamanda özürler dilenir ve konu tatlıya bağlanır.Evren Bey'de Yurdagül  Hanım'da belli olgunluğa ulaşmış insanlar.Hatta bazı durumlarda yazışmak yerine telefonla iletişim kurulmasından yanayım.

Yazım yanlışlarımızda bir birimizi uyarabiliriz ama bu demek değildir ki yazım yanlışı yapan bir blog yazarı kötü blog yazarıdır.Önemli olan yazının orijinalliği ve anlatmak istediğidir.Elimizden geldiğince yazım yanlışlarına,noktalama işaretlerine uymaya çalışsak da telefon veya pc klavyesinde bazen yanlış basabiliyoruz.

En yakın zaman da benim de öğrendiğim "yayınlamak" yerine "yayımlamak" olarak yazılacağını Blog Hocam'a yazdığım Blogger Limitleri başlıklı misafir yazımda fark ettim. Uzun zamandır yanlış kullanıyormuşum. Yazımın içinde doğru kullanmama rağmen Serdar Bey'e teşekkür yorumumda yine "yayınladığınız " olarak yazmışım.Demek ki bazı alıştığımız yazım şekilleri zamanla yerine oturacak ve birden değiştirmek mümkün değil.😁 Yine bu konuda öğrendiğim ve kendi kendime fark ettiğim yazım hatam "Serdar bey"  de kullandığım Bey kelimesini  küçük harfle yazmış olmam.Bunu da Serdar Bey'in yorumuma cevap vermesiyle fark ettim.Özel isimlerin yanında kullanılan Bey/Hanım  her zaman büyük harfle başlıyormuş.😜 38 yaşımda yani dün öğrendim😀

Yine "Fotoğraf" yerine "Resim" olan yazım yanlışı  😆
Bu hatayı bile isteye kendim de yapıyorum.Fotoğraf ve resim arasındaki farkı biliyorum .Bir çok kişide kısaca fotoğrafın bir "çekim" resminde bir "çizim" olduğunu elbette biliyordur.Ama bizler her şeyin kolayına kaçmayı seven insanlarız.Fotoğraf ,yazması ve söylenmesi açısından resimden daha uzun olduğu ve resim daha kolay olduğu için Türk halkı olarak genel olarak bu şekilde kullanıyoruz.

Bir başka kullanım amacım da bunun en yaygın şekilde kullanılmasına örnek ;
Blogger anlatımları yapıyorum biliyorsunuz.Çok az kişi Google amcaya "fotoğraflı anlatım" diye yazar "resimli anlatım" çok büyük çoğunluğu oluşturur. O yüzden hitap ettiğim çevreye göre hem resim olarak hemde fotoğraf olarak yazılarımda geçiriyorum.
Örnek şu yazım ;
Paint Programında Resim Üzerine Saydam  Resim Ekleme

Bugün her iki şekilde bu yazıyı yazmamış olsaydım.Sosyal Medya Kafe'nin en çok okunan yazısı olamazdı.Bu yazı başlığını doğrusuyla değiştirdiğimde" Paint Programında Fotoğraf üzerine Saydam Fotoğraf Ekleme" sizce bunu kaç kişi Google'da aratırdı ?🙇 Bazen,bazı durumlarda blog yazarları olarak genel kitleye uymamız gerekebilir.Herkesin doğru kullanması zaman alacaktır.

Yazım yanlışları için Blogger yazı editörünü de kullanabilirsiniz.
Blogger Yazım Yanlışı Düzeltme
Yazınızı bitirdikten sonra yukarıda bulunan görsel de işaretlemiş olduğum kutucuğu tıklamanız yeterli.Yazım yanlışlarını sarı olarak işaretliyor ve sarı işaretli bölgeye tıkladığınız da doğru seçenekleri size gösteriyor.Blog kelimesini çok kullandığımız için Blog her zaman Blog olarak yazılıyor.Yazı editöründe Blok olarak değiştirmenizi öneriyor.Kafanızı karıştırmasın.🙇

Her birimiz bloglarımız için çok emekler veriyoruz.Yeri geliyor uykumuzdan fedakarlık yaparak yayımlar hazırlıyoruz.Blog dünyasında hiç kimse bir otorite olamaz ve blog yazarları arısında bir sınıflandırmaya maruz bırakamaz.Hepimizin ortak noktası blog yazıyor olması.

Son sözlerim;

Yazım kurallarına ve imla kurallarına tabi ki dikkat edelim ama ruh sağlığımıza zarar verecek duruma gelmesin lütfen.Bu durum sürekli yazı kontrol eden,kontrol etmekten yazıda anlatılmak isteneni anlamayan ve paranoya  takıntıya dönüşmesin.Ayrıca bu kadar takıntılı bir hal alması Blog yazarlarını yazmaktan soğutabilir.Daha hoşgörülü ve açık aramak yerine birbirimize destek olmaktan yanayım her zaman.Yıllardır yazıyor olsak bile her gün yeni bir şeyler öğrenmeye devam ediyoruz.Blog yazarlığı öyle bir sanat ki yazdıkça gelişiyor ve hatalarımızdan ders çıkararak tecrübe sahibi oluyoruz.Blog yazarları olarak her zaman birbirimize yardımcı ve destek olalım.Uzun zaman önce paylaşmış olduğum Fıkra Kökenli Kıssadan Hisse olayına döndürmeyelim.🙏

Eğrisiyle doğrusuyla kendi düşüncelerim bunlardır arkadaşlar.Yurdagül Hanım ve Evren Bey arasında yaşanan gerginliğin en kısa zamanda tatlıya bağlanması dileğiyle... 😇

Dip Not: Blog yazarları çalıştayı ve gelecek vadeden bloglar tartışması ile ilgili yazmış olduğum yukarıdaki yazım;
Aşağıdaki blog yazarı arkadaşlarımın yazmış olduğu yazıları,gelen yorumları okuduktan sonra değerlendirirerek yazılmıştır.Aşağıdaki yazıların her birine  katılmasam da düşüncelerine saygı duyuyor ve somut olarak herkesin okuması açısından linkleri ekliyorum.

Annesinin Prensesi

Ben Meczup

Beydanın Kitaplığı

Her Telden Şef 

Momentos (Yazı yayımdan kaldırıldığı için link silinmiştir.)

Deli Kızın Bohçası

Daha Mutluyuz

Mustafa Sönmez

Ece Evren

Zaman ayırıp okuduğunuz için teşekkür ederim 😊
Sibel Ordueri
Devamını Oku »

19 Nisan 2015 Pazar

Blogunuzu Sağlam Temeller Üzerine Kurun

19 Nisan 2015 Pazar
Blogunuzu Sağlam Temeller Üzerine Kurun

Herkesin blog sayfasında kullandığı html javascprit kodları vardır. Fakat bir çok kişinin önemsiz gördüğü ya da farkında olmadığı bir husus vardır. O da sayfa içinde kullandığınız kodların kaynağıdır.

Örneğin bir arşiv kodunu ele alalım.

<script src="http://yourjavascript.com/9184200431/blogtoc-min.js" type="text/javascript">
</script>
<script src="https://*******.blogspot.com/feeds/posts/default?max-results=9999&amp;alt=json-in-script&amp;callback=loadtoc">
</script>
Bu kod gördüğünüz gibi internetten alınmış sıradan bir kod örneğidir. Gördüğünüz gibi örneğimizde bir adet Javascprit kodu mevcuttur. http://yourjavascript.com/9184200431/blogtoc-min.js

Peki bu kodların blog sayfanız için önemi nedir?
  • Kimin kullandığı depolama alanında mevcut olduğu belli değil.
  • Kaç kullanıcının kullandığı ve ne kadar trafik harcadığı belli değil.
Bunlar bazı kullanıcılar için önemsiz gibi gözükse de eğer uzun süreli temeli sağlam bir blog oluşturmak istiyorsanız. Çok önemlidir. 

Çünkü kullanmış olduğunuz kodların yüklendiği alan aşırı trafikten dolayı kapatılabilir. Bu da siz ve sizin gibi aynı kodu kullanan kullanıcıları olumsuz etkileyecektir.
Kodun silinmesi ya da içinde bir kaç değişiklik yapılarak tekrar yüklenmesi de her ne kadar düşük bir ihtimal olsa da önemli bir husustur.

Bu yüzden eğer bu tür şeyleri önemsiyor ve blogum sağlam temeller üzerine kurulsun diyorsanız ilk yapmanız gereken kullandığınız kodların tamamını kendi alanınıza yüklemenizdir.

En sağlıklısı tabi ki kendinize ait bir host olmasıdır. Fakat blog kullanıcılarının bir çoğu için ücretsiz servisler aynı işi fazlasıyla görmektedir. Ben bu iş için dropbox kullanıyorum ve gayette başarılı. Şimdiye kadar herhangi bir sorunla karşılaşmadım. Tereddüt etmeden kullanabilirsiniz.

dropbox'a js dosyası yükleme
Şimdi ilk olarak yapmanız gereken kendinize bir dropbox hesabı açmanız. Hesabınızı açtınız ve nasıl kullanacağınızı bilmiyor musunuz? Yukarıda vermiş olduğum örnek arşiv kodundaki .JS uzantılı adresini ziyaret edelim. http://yourjavascript.com/9184200431/blogtoc-min.js

Açılan sayfadaki kodları olduğu gibi kopyalayın ve masa üstünüzde oluşturduğunuz bir TXT dosyasına yapıştırın. Daha sonra FARKLI KAYDET diyerek dosyadınız.js ya da css olarak kaydedin. Bu çok önemlidir çünkü dosya uzantınız css ya da js de olabilir.

Ayrıca kodlarınızı kendi dropbox hesabınıza yüklemeden önce incelerseniz içinde değişiklikler yapabileceğiniz yerleri de görebilirsiniz.

Şimdi sıra geldi dropbox hesabına yüklemeye.
Hesabınızla giriş yaptıktan sonra şu kısımdan upload diyoruz.
Yükleme yaptıktan sonra URL yi alıp kodun içindekiyle değiştiriyoruz. Hepsi bu kadar. Ayrıca dropbox u bilgisayarınıza indirip dosyalarınızı kendi bilgisayarınızdaki dropbox klasörüne atarak hızlı bir şekilde de yükleyebilirsiniz.

Okumuş olduğunuz kişisel blog yazısı, sosyalmedyakafe.com için Çıplak Yazar Blogun yazarı tarafından hazırlanmıştır.
Devamını Oku »
"Sosyal Medya Kafe'de kullanılan ekran görüntüleri, fotoğraflar ve yazılar Sosyal Medya Kafe'ye aittir. Yazıların ve fotoğrafların yayın hakkı sadece www.sosyalmedyakafe.com'a aittir. İzin alınmadan ve kaynak gösterilmeden bir başka blogda veya web sitesinde yayınlanması, tariflerin veya yazıların ekran görüntüsü alınarak sosyal ağlarda paylaşılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasası`na aykırıdır. Aksi taktirde 5846 Sayılı Fikir ve Sanat serleri Yasası gereği suç duyurusunda bulunulacaktır. Yasal yükümlülüğü vardır."
Sosyal Medya Kafe Copyright © 2021 Tüm Hakları Saklıdır...